Vefat Yıldönümünde Muhsin Yazıcıoğlu kimdir? Şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatı ve hakkında tüm merak edilenler…
Tam 14 sene önce Lider kişiliği ve herkese örnek karakteriyle milyonların gönlüne taht kuran Muhsin Yazıcıoğlu, şüpheli bir helikopter kazasında hayatını kaybetmişti. Muhsin Yazıcıoğlu kimdir? İşte Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayat hikayesi ve çok daha fazlası sizlerle...
25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde meydana gelen helikopter kazasında yaşamını yitiren Muhsin Yazıcıoğlu, Mehmet Akif Ersoy müzesi olarak kullanılan Taceddin dergahının bahçesinde toprağa verilmiştir. Törene 700.000'den fazla insan katılmıştır.
Muhsin Yazıcıoğlu kimdir?
Çiftçi bir ailenin çocuğu olan Muhsin Yazıcıoğlu, 31 Aralık 1954 tarihinde Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Elmalı köyünde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini burada tamamladı. Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nden mezun oldu. Bu dönemde çeşitli siyasi çalışmalar içerisinde bulundu. 1968 yılında da Şarkışla'da Genç Ülkücüler Hareketi'ne katıldı. 1978’de de Ülkücü Gençlik Derneği’nin kurucu genel başkanı oldu. 1980 yılına kadar da Milliyetçi Hareket Partisi'nin genel başkan müşavirliği vazifesini yürüttü. 12 Eylül 1980’de yapılan askeri darbenin ardından da tutuklanarak Mamak Cezaevi’ne gönderildi. Tahliye olduktan sonra da Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yaptı. 1987 yılında da arkadaşlarıyla birlikte Milliyetçi Çalışma Partisi'ne (MÇP) katılarak siyasete atıldı. 1991 senesinde yapılan genel seçimlerde de Sivas’tan milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. 1992'de de MÇP'den ayrılarak Büyük Birlik Partisi'ni kurdu. ve genel başkanlığa seçildi. 1995 ile 2007'de yapılan seçimlerde de yeniden Sivas milletvekili oldu.
Yaşamı boyunca Anadolu gençliğinin en iyi şekilde yetişmesi düşüncesiyle hareket eden Yazıcıoğlu, gençlerin iyi bir eğitim alıp, vatanına ve milletine hizmet etmesi gerektiğini her zaman dile getirdi. Muhsin Yazıcıoğlu, 24 yaşındayken dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e mektup yazarak, "Eller silah değil, kalem tutmalı." diyen lider olarak öne çıktı. Yazıcıoğlu, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesi dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkanı olarak gençliğin sürüklendiği kaos ve kardeş kavgasını gören bir siyasi ferasetin de sahibiydi.
Helikopter kazası
Muhsin Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu helikopter Kahramanmaraş'tan Yozgat-Yerköy mitingine giderken bilinmeyen bir sebepten dolayı düşmüştür. Kaza'nın ardından İHA muhabiri İsmail Güneş 112 Acil Servisi aramıştır. Bu konuşmada bacağının kırık olduğunu, helikopterde bulunanlardan sadece BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ'ın yaşadığını, Yazıcıoğlu'nu göremediğini söylemiştir. Olayın ardından aracın enkazı 48 saat sonra bulunmuştur.
Suikast sonucu helikopteri düşürüldü!
15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilmeye çalışılan askeri darbenin ardından yakalanan FETÖ subayı Aydın Özsıcak'ın helikopter kazasında yer alması bu iddiaları güçlendirmiştir.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun efsane sözleri
• Namlusunu millete çeviren tanka selam durmam.
• Benim adım Muhsin Yazıcıoğlu! Bana baskı sökmez! Bizim Allah’tan başka kimseden korkumuz yok.
• Ölüm inançsız insanlar için korkunç bir sondur ama inananlar için ne kadar zevkli bir başlangıçtır!
• Haksız bir davada zirve olmaktansa, haklı bir davada zerre olmayı tercih ederim.
• Bir saniyesine bile hükmedemediğimiz bir dünya için, bu kadar fırıldak olmaya gerek yok.
• Firavun'a karşı çıkmak yetmez, Musa'nın yanında olmak gerekir.
• Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ancak söz konusu vatan ise dünyanın şah damarını keseriz.
Şehadetiyle milyonları yasa boğduğu o şiiri…
Üşüyorum
Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum
Gözlerim parke parke taş duvarlarda
Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar gibi, süzülüyorum
Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum
Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane kokuları arasında
Ruhumu dinlemek istiyorum
Zikre dalmış her şey
Güne gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir ümitlerim
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum
Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın
Beton çok soğuk, üşüyorum…